ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Transformers: Revenge of the Fallen Uyeol

Sitemizi REKLAMSIZ şekilde gezebilmek için, bütün bölümlere erişebilmek için ve tam anlamıyla faydalanabilmek için lütfen ÜYE OLUNUZ, eğer üye iseniz lütfen GİRİŞ YAPINIZ
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Transformers: Revenge of the Fallen Uyeol

Sitemizi REKLAMSIZ şekilde gezebilmek için, bütün bölümlere erişebilmek için ve tam anlamıyla faydalanabilmek için lütfen ÜYE OLUNUZ, eğer üye iseniz lütfen GİRİŞ YAPINIZ
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaGaleriLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Transformers: Revenge of the Fallen

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Assassin™
No-Post !
Assassin™


Favori Oyuncu : Alex De Souza , Cristiano Ronaldo , Lugano , Messi
Mesaj Sayısı : 8012
Puan : 188124
Rep : 2750
Yer : Efeler Diyarı AYDIN
Cinsiyet : Erkek
Kayıt tarihi : 20/08/09
Transformers: Revenge of the Fallen I231073_fbli

Transformers: Revenge of the Fallen Empty
MesajKonu: Transformers: Revenge of the Fallen   Transformers: Revenge of the Fallen EmptyPerş. Şub. 18, 2010 10:05 pm

Transformers: Revenge of the Fallen I1

Çocukluğunu 80'li ve 90'lı yıllarda yaşayanlar için Transformers
ismi bir efsanedir. O zaman yayın politikası gereği çizgi filmler
sabahın köründe yayınlanıyordu. Kalkıp o saate uykulu uykulu izlerdik bu
çizgi filmi. Esasında Japonların ürettiği bir oyuncak olan Transformers
Hasbro'nun ürüne ortak olmasıyla birlikte çizgi film haline de geldi.
Hasbro, çizgi filmi ya da filmi olan ürünlerin olmayanlardan çok daha
fazla sattığını bildiği için böyle satış kampanyası yapmıştı. Ancak
Transformers'ı 80'lerin dev robotlarından ayıran en büyük özelliği ise,
ileri bir teknoloji olmalarına rağmen bizim seviyemize inmeleriydi.
Diğer dev robotlar her hareketleriyle çok ileri bir teknolojiyiz diye
bağırırken, Transformers robotları, günümüze uyum sağlayıp araba, uçak
gibi her gün gördüğümüz şeylere dönüşüyorlardı. Aynı şekilde oyuncakları
da sektörü tamamıyla değiştirmişti. Reklam olarak yapılan bir çizgi
filme göre Transformers gayet eğlenceli ve iyi bir konuya sahipti.
Aksiyon sahneleriyse bir çizgi filme göre gayet iyiydi. Zaten bu yüzden
Transformers, adı geçen 30 yıl içerisinde tam bir efsaneye dönüşüp,
animelerden, mangalara, çizgi romanlara ve çeşit çeşit yeni seriye kadar
uzandı. Daha sonra Stephen Spielberg Transformers'ın film haklarını
satın aldı. Projenin başına Hollywood�n en klişe sever yönetmenlerinden
birisi olan Michael Bay'in geçmesiyle birlikte birçok insan projeden
umudunu kesmişti. Ancak 2007 yılında gösterime giren ilk film beklenin
çok üstünde bir başarıya ulaştı. Artık Transformers karakterleri eskiden
olduğu gibi, kare hatlara sahip değildi. Bilgisayar teknolojisini
sonuna kadar kullanan yeni tasarımları, karmaşık parçalar ve oval
hatlardan oluşuyordu. Hiç birisi çocukluğumuzda tanıdığımız karakterlere
benzemiyordu ama yine de bu halleri de gayet tatmin ediciydi. Merakla
beklenen ikinci film Revenge of the Fallen'da yakın zamanda gösterime
girdi. Film eleştirmenler tarafından yerden yere vurulmasın rağmen
gişede rekor elde eden filmlerden oldu. Revenge of the Fallen ne kadar
başarılı bir film tartışılır. Bizi şu anda ilgilendiren oyun
versiyonları. Geleneksel olarak 2007 yılında filmle birlikte bir
Transformers oyunu da piyasaya sürülmüştü. İlk oyunun en büyük eksiği
bir türlü doğru düzgün ayarlanamayan kontrolleriydi. Ayrıca grafikleri
de çağın ötesindeydi. Her ne kadar oyuncular ve eleştirmenler tarafından
yerden yere vurulmuş olsa da Transformers the movie game eğlenceli bir
oyundu. Şimdi sıra ikinci oyunda�br>

Transformers: Revenge of the Fallen I2

Transformers Revenge of the Fallen oyunu,
çok etkileyici bir ana menü ve giriş videosuyla başlıyor. Bunları
görünce ister istemez seviniyoruz. İlk tepki güzel bir oyun bu oluyor.
Ancak oyunu oynadıkça bu düşünce yavaş yavaş değişmeye başlıyor. Genelde
film oyunlarında iki oynanış türü çok kullanılır. Birincisi özgürce
şehir içinde dolaştığın dev harita sistemidir. Diğeri ise en ünlüsü Lord
of the Rings: Return of the King oyunundaki, gibi başta filmden bir
karakteri seçip, bölüm boyunca önüne geleni öldürdüğün oynanış türüdür.
İlk Transformers oyunu, dev harita sistemine sahipti ve bu oyunun en
büyük artısıydı. Hatta o kadar büyük bir artıydı ki, oyunun hatalarını
görmezden görmek mümkündü. Ancak Revenge of the Fallen'da bu zorlu dev
harita sistemiyle uğraşmak istemeyen yapımcılar, oynanış türünü
değiştirmişler. Artık oyun ikinci yaygın oynanış türünde
oynanıyor�br>
Hoşçakal serbestlik merhaba rutinler

Revenge
of the Fallen da Autobot ve Decepticon'lar için iki ayrı senaryo
bulunuyor. Aslında bu daha çok aynı senaryonun iki bakış açısında
oynanılan hali olmuş. Autbot'larda, Optimus Prime, Bumblebee, Ironhide,
Rachet ve Breakway adlı karakterler seçilebiliyor. Decepticon�arda ise
Starscream, Grindor, Long Haul, Sideways ve tabii ki Megatron var. İki
taraf için de görevleri hologramdan oluşan dev bir dünya haritasından
alıyoruz. Autobot'ların Nest adında insanlarla kurdukları özel bir
askeri birliği var. Onların bölümlerini Nest'in bulunduğu askeri üstten
seçiyoruz. Decepticon'lar ise Nemesis adlı uzay gemisinden seçiliyor. Bu
iki ekranda oldukça detaylı ve karakterlerin kişiliğini yansıtıyor.
Nemesis dağınık ve ürkütücü ortamıyla tam Decepticon'ları en iyi
özetleyen mekan olmuş. Autobot'lar ve Nest'in görevleri ilk başta
dünyada kalan Decepticon'ları tespit edip onları yok etmek.
Decepticon'lar ise hem Megatron'un cesedini bulmaya çalışıp hem de
Autobot�ara zarar vermeye uğraşıyorlar. Dünya haritasında seçtiğimiz
bölümler, bölgelere göre değişiyor. Genelde filme göre giden bu
bölümlerden her bölgede üç tane var. Shangay'da, Amerika da ve Mısır'da
oynadığımız bölümler var. Bu süslü makyajları görünce, insan oyunun iyi
olduğunu düşünüyor. Ama Revenge of the Fallen'da biraz zaman geçirince,
oyunun ne çok iyi ne de çok kötü olduğunu anlıyoruz. Aksiyon olarak çok
tatmin edici bir oyun ancak yapımcılar nedense her şeyin kolayına
kaçmış. En komik olanı ise, Autobot ve Decepticon'lar aynı haritalarda
oynuyor. Haritalar aynı, sadece görevler değişik. Oyunda toplam 11-12
harita var. Bunların her birisi, ikişer kez oynanabiliyor. Yapımcılar
daha fazla harita eklemek yerine böyle bir yönteme gitmişler. Bu, oyunu
biraz daha uzun hale getiriyor. İlk önce senaryoyu oynuyoruz, daha sonra
aynı bölümün sadece aksiyon yüklü ikinci senaryosuna girebiliyoruz. Her
bölüm bittiğinde oyun bize başarı puanları veriyor. Yeni bölgeler açmak
için belirli bir başarı puanına ihtiyacımız var. O yüzden birçok bölümü
iki ve hatta üç kere oynamak gerekiyor�br>
More than meets the
eyes


Her iki ırka da iyi hazırlanmış bir eğitim bölümüyle
başlıyoruz. Bu bölüm hiç de baştan savma değil, her anlamda yapılması
gereken şeyleri öğretiyor. Oyundaki kara ve hava olmak üzere iki tane
bulunan araç �robot türünün hareketlerini bu bölümde öğrenebiliyoruz.
Transformers 2'nin bölüm yapısı en hızlı bitiren kazanır mantığına
sahip. Bu ilk oyunun serbestlik özelliğini sevdiğim için hiç hoşuma
gitmedi. Eminim birçok oyuncu da bundan rahatsızlık duyacak. Her bölümü
bronz, gümüş, altın ve platinyum madalyayla bitirebiliyoruz. Bunları
kazanmak ne kadar hızlı olduğumuza bağlı. Kısacası, karşımızda dev bir
harita var, ancak bunu aceleyle bölümün tadını çıkartmadan bitirmek
gerekli. Bu madalyalar, bölüm sonunda verilen başarı puanlarını
artırıyor. Hızlı oyun ve az zevk eşittir başka bölüme geçmek için daha
çok puan. Ne kadar da güzel bir denklem değil mi?

Rampada geçme beni dönüşüp ezerim seni

Transformers'ların
en çok merak edilen yanı dönüşme sistemleri. İlk oyunda istersek robot
istersek de araç olarak etrafta dolaşabiliyorduk. Tek tuş ile güzel bir
animasyon sayesinde dönüşebiliyorduk. Eminim bu oyundaki dönüşme sistemi
de güzeldir. Eminim diyorum çünkü bunu görmek mümkün değil. Tam
anlamıyla TPS haline gelen kamera açısı sayesinde dönüşme sahnelerinde,
karakterin ön tarafını görmek mümkün değil. Üstelik artık, dönüşmek için
sürekli bir tuşa basmak zorundayız. Kısacası bu oyun karakterlerin
robot hallerini baz almış. İlk oyundaki kontrol sorunlarını aşmak için
böyle yaptıkları ortada. Ancak kendi sorunlarını da yaratmışlar. Sıradan
bir oyuncu için, dönüşmek için sürekli bir tuşa basma yöntemine
alışması zor. Hem robotlarla dövüşüp, hem de bir tuşa basılı tutmak akıl
karıştırıcı olacaktır. Alışıldığı zaman çok eğlenceli bir hal alıyor
ama yine de bu yöntem bir sonraki oyunda kesinlikle değiştirilmeli.
Dövüşme ve dövüş sistemi Transformers adına uygun şekilde olmuş.
Yapımcılar aslında bu tek tuşlu dönüş sistemini, dövüşlere katkısı olsun
diye yapmışlar. Tıpkı filmdeki gibi, dönüş birini parçala sonra araç
olup yoluna devam et. Ya da binadan zıpla, dönüş araç ol tekrar robot
olup karşı binaya in. Oyunda filmi aratmayan bu aksiyon hareketlerini
yapabiliyoruz. Ama bu kamera açılarının kısıtlı olması nedeniyle,
sürekli robotun ensesini izlediğimiz için o kadar da etkileyici
gelmiyor. Robotlarımızın iki tane dövüşme modu var. Birincisi yakın
dövüş ki bunun için çok uğraşılmış belli. Diğeri ise, uzaktan silahlarla
ateş etme. Yakın dövüş oyunda büyük bir önem kazanmış. Özellikle favori
karakterlerim Optimus ve Megatron ile yakın dövüşe girmek çok zevkli.
Optimus iki kılıcı sayesinde, tüm düşmanları kolayca haklayabiliyor. İlk
oyunda gayet saçma şekilde, yakın dövüşleri tekme tokat mantığıyla
yapıyorduk. Bu oyunda ise yakın dövüşte, her robotun kendine has kılıç,
balta gibi silahı çıkıyor. Bu şekilde düşmana saldırabiliyoruz. Yakın
dövüş gerçekten çok etkili. Ancak arada lazerlerle desteklemeden
düşmanları yenmek bayağı zor oluyor. Yapımcılar bu şekilde uzak ve yakın
dövüşü bir birlerini tamamlayan hale getirmişler. Ayrıca, yakın dövüş
tuşuna basılı tutunca, karakterler etkileyici bir animasyon eşliğinde
düşmanlarını tek vuruşta parçalayabiliyorlar. Uzak dövüş için her
robotun iki tane silahı var. Ironhide ve Long Haul gibi uzak silahları
çok ölümcül Transformers karakterleriyle bu sistemin ne kadar eğlenceli
olduğunu çok daha iyi anlıyoruz. Bazı karakterlerde sniper da bulunuyor.
Her karakterin bir de özel gücü var. Optimus Prime kendine güç kalkanı
oluştururken, Rachet olması gerektiği gibi kendini ve etrafındaki takım
arkadaşlarını iyileştiriyor. Megatron ise kolunu bir süper lazere
dönüştürüp, tek vuruşta 4-5 düşmanı öldürebiliyor�br>
Düşmanları
eski oyunda olduğu gibi öylesine vurmuyoruz. Hepsini farklı şekilde
vurma şansımız var. Mesela kafasından Headshot ile tek vuruşta
öldürebiliyoruz. Aynı şekilde havadayken de onları vurabiliyoruz.
Bunların her birisi oyunun içinde gizli ayrı bir bonus özelliği açıyor.
Dövüş ve dönüşme sistemi çok iyi şekilde koordine edilmiş. Tabii ki
tuşlara alışabilirsiniz. Özellikle PC'de oynayacaklara bir Joypad ya da
Xbox kontrol kolu kullanmalarını tavsiye ederim böylece daha rahat
ederler. Bu dövüş ve dönüşme sistemi birçok kombo yapmanızı sağlıyor.
Mesela araç formundayken, hızla düşmanın üzerine giderken birden robota
dönüşüp, o hızla düşmana yakın dövüş silahını geçiriyor. Gayet
etkileyici bir animasyonla düşmanları bu şekilde parçalayabiliyoruz. Her
bölümde, yapılması gereken ve fazladan puan (energon) veren ikinci
görevler bulunuyor. Bunlar ırkların karakterine göre tasarlanmış.
Autobotlar'da bu görevler, şu kadar düşmanı şu şekilde öldür tarzıyken,
Decepticon�arda şu kadar araç yok et, etrafa bu kadar zarar ver şeklinde
olmuş. Bu ufak detay sayesinde, oyunu oynarken, seçtiğimiz taraftaymış
gibi hissediyoruz�Her bölümde, ekranın sağ alt tarafında bize yapmamız
gerekenleri söyleyen birisi çıkıyor. Hologram şeklinde olan bu karakter
bize bilgi verirken, bir taraftan motive etmeye çalışıyor. Buradaki
konuşmalar her karakterin kendisine göre tasarlandığı için, çok başarılı
olmuş. Soundwave'i bir tek burada görüyoruz. Bence oyunun eksik
yanlarından birisi, filmde sadece Uydu olarak gözüken Soundwave'i oyunda
kontrol edebilirdik. Filmde, konuk oyunculardan bile daha az gözüken
Sideways'i oyunda kontrol edebiliyoruz. Bu oyunun büyük bir artısı, aynı
şekilde Soundwave'i de oyuna ekleyebilirlerdi. Autobot'larda ise daha
fazla karakter olabilirdi. Bu filmle bir sürü yeni Autobot karakteri
gördük ancak oyunda bunlar yer almıyor. Her bölüm bittiğinde,
kazandığımız energonlarla karakterlerimizi upgrade edebiliyoruz�br>
Oyunun
eksikliklerinden bahsetmek gerekirse, oyunda özgürlük yok. Rutin şeyler
yapmak zorundayız, eğlenceli olsa da ilk oyun gibi özgürlük dolu bir
seçenek varken bu insanın gözüne batıyor. Benim en çok sinir olduğum şey
ise, Revenge of the Fallen'daki görünmez duvarlar ve mantıksız hasar
sistemi. Sanki haritalar görünmez duvarlarla modellenmiş. Dövüş
sırasında ya da araç kullanırken bir yerlere sıkışıp kalabiliyoruz. En
komiği ise, ilgisiz şeyler hasar alıp parçalanırken, esas yok olması
gereken, tanker duvar ve ağaç gibi nesneler parçalanmıyorlar. Düşünün
koskoca Megatron, dev tanka dönüşüyor her şeyi yıkıp geçmesi lazım ancak
oyunun komik hasar sistemi yüzünden, bisiklet gibi oraya buraya takılıp
kalıyor. Bu durumda, hızlı olma sistemi ne işe yarıyor? Tabii ki hiçbir
şeye oraya buraya takılıp kaçmaya çalışırken, zaman akıp gidiyor.


Transformers: Revenge of the Fallen I3

Ayrıca insanlar oyunda tamamıyla gereksiz.
İlk oyunda onlara zarar veremiyorduk ama gerçek bir yaşam vardı. Burada
ise o da yok, çoğu zaman onları ezmeden fark etmiyoruz bile. Bu
eksiklileri kapatmak için oyuna geniş bir bonus sistemi koymuşlar.
Ayrıca bir de çoklu oyuncu modu var. Çoklu oyuncu modunda normalde
kontrol edemediğimiz, robotları da yönetebiliyoruz. Özetlemek gerekirse,
Team Fortress ve Counter Strike Transformers ile buluşursa tarzı bir
sistemleri var. Ancak herkesin ortak fikri çoklu oyuncu modunun daha
gelişmesi gerektiği. İleriki patchlerde bu sistemin geliştirilmesi
lazım, tabii sinema şirketi oyuncak ve posterden farksız gördüğü, film
oyununa destek vermeye devam ederse, yeni yamalar da gelir. Bonus bölümü
gerçekten oyunu aldıracak kadar iyi. İçinde Transformers çizgi
filminden bölümler, Autobot ve Decepticon propaganda resimleri.
Transformers'ların yüksek detaylı modelleme resimleri ve oyunun konsept
çalışmaları bulunuyor. Bunları açmak için her karakterle belli başlı
şeyleri başarmak lazım. Özellikle çoklu oyunculu oynayanlar için çok
önemli. Oyunun lider tabelası (leaderboard) adını verdiği yerde
oyuncular ne kadar başarılı olduklarına göre sıralanıyor. Kısacası, hem
zevk almak için hem de dünyaya isminizi duyurmak için iyi bir yöntem.
Revenge of the Fallen'ın grafikleri ilk oyuna nazaran biraz daha
gelişmiş. Ancak öyle çok detaylı ve abartı da değiller. Hemen her
sistemin çalıştıracağı cinsten olmuşlar. Nede olsa bu da bir satış
taktiği, ne kadar çok bilgisayarda çalışırsa yapımcılar için o kadar
iyi. Senaryo olarak filmin ilk taslaklarından oluştuğu için, filmden
çıkartılan sahneleri de görme şansınız var. Böylece oyun belli oranda
filmin tamamlayıcısı da oluyor. Seslendirmeler ise oyunun en büyük
artısı. Her karakter, kendine has replikler söylüyor. Megatron ürkütücü
ve korkutucu replikler konuşurken, Starscream aşırı kibirli ve ukalaca
laflar ediyor. Optimus Prime her zaman ki gibi bilge ve güven verici,
Ironhide ise tam filmlerdeki savaş delisi tiplerden. Herkesin
sempatisini kazanan Bumblebee ise yine eğlenceli ve sempatik. Optimus
Prime çizgi film ve filmlerdeki gibi Peter Cullen tarafından
seslendirilmiş. Megatron'un (niye bu ismi okuduğumda aklıma hep
Fallout 3'teki şehrimiz Megaton geliyur? - Emre Acar

arkasında ise çizgi filmde bu karaktere sesiyle can veren Frank
Weller'ın imzası var. Ironhide, Rachet, Starscream, Bumblee gibi
robotlar ise yine filmdeki oyuncular tarafından seslendirilmiş. Megan
Fox ve Shia LaBeouf ise seslendirme ekibi içerisinde. Ancak Shia'nın
yaptığı Sam seslendirmesi, oyun tarihindeki en yapmacık ve sinir bozucu
ses olarak tarihe geçebilir. Transformers Revenge of the Fallen oyunu,
filmi sevenler için iyi bir tercih. Bu sıcak yaz günlerinde, dev
robotların aksiyonunu yaşamak isteyenler mutlaka denemeli. İlk oyuna
göre artıları ve eksileri olsa da, içerdiği bonuslar ve çoklu oyuncu
desteği sayesinde verilen parayı hak ediyor. Aynı şekilde, oyunda
bulunan ve açılmayı beklenen birçok madalya ve bonus olduğu için oyunun
tekrar oynanma kapasitesi oldukça fazla. Oyun bazen o kadar eğlenceli
oluyor ki, çoğu yerde hataları göz ardı ediyorsunuz. Tabii bazı
durumlarda tam tersinin olduğunu da hatırlatayım. Son söz olarak,
Revenge of the Fallen yüksek potansiyelinin altında ezilmiş, ancak
ortalamanın üzerine çıkabilmiş bir oyun.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.arenafutbol.org
 
Transformers: Revenge of the Fallen
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Transformers: Revenge of the Fallen
» Sacred 2: Fallen Angel v 2.4 Full Patch
» Sacred 2: Fallen Angel v 2.4 Incremental Patch

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey :: AF Cafe :: Oyun Dünyası :: Oyun İncelemeleri-
Buraya geçin: