Erciyes
Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Kulak-Burun-Boğaz Ana Bilim Dalı
Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Külahlı, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, sinüzitin burun çevresine yerleşmiş, içi havayla dolu
boşluklar olduğunu söyledi.
Sinüzitin genellikle burun
hastalığına eşlik ettiği için artık adına rinosinüzit (burun-sinüs
iltihabı) denildiğini belirten Külahlı, ''Teşhiste, tedavisinde ve
sinüzitin tekrarlanmasının önlenmesinde her zaman burun öncelikle göz
önünde bulundurulmalı'' dedi.
Bazı durumlarda bir üst solunum
yolu enfeksiyonu veya soğuk algınlığının ardından sinüs enfeksiyonunun
meydana gelebileceğini ifade eden Külahlı, üst solunum yolu
enfeksiyonunda burun ve sinüs mukozasındaki şişlik sinüsten buruna
salgı akışını bloke ederek, sinüs içinde göllenmesine ve sekonder
bakteri enfeksiyonuna (sinüzite) yol açtığını söyledi.
Külahlı, şöyle devam etti:
''Sinüslerdeki normal salgıların dışarı akmasını engelleyerek sinüzite yol açabilen diğer durumlar arasında,
büyümüş geniz etleri, burun travmaları, burun içinde sıkışıp kalmış
yabancı maddeler, burun yapısındaki anormallikler, yarık damak ve
dişlerdeki iltihaplanmalar yer alıyor. Yukarıda sayılan durumlar
nedeniyle sinüslerdeki salgıların akışı engellendiğinde sinüs
içerisinde bakteriler çoğalmaya başlayabilir. Bu da sinüzite yol açar.''
Külahlı,
havası çok nemli olan yerlerde veya düzensiz hava değişimi olan
bölgelerde yaşayan vatandaşlarda sinüzit olma ihtimalinin daha yüksek
olduğunu belirterek, ''Kirli havayı devamlı teneffüs edenler de sinüs
enfeksiyonlarına meyilli olmaktadır. Kuru, düzenli ve sıcak
iklimi olan yerlerde yaşayanlarda sinüzit olma oranı çok düşüktür.
Havası çok nemli olan yerlerde veya düzensiz hava değişimi olan
bölgelerde yaşayan vatandaşlarda sinüzit olma ihtimali daha yüksektir''
diye konuştu.
Burun ve sinüs içini döşeyen mukoza tabakasının
fonksiyonlarını bozan sigaranın sinüziti tetiklediğini bildiren
Külahlı, aktif sinüzitli hastalarda alkolün sinüzit şikayetlerini
hızlandırabileceğini söyledi.
Külahlı, ''Aktif sinüzitliyken
alkol almak sinüzitin belirtilerini şiddetlendirebilir. Başını ıslak
tutan, soğuk ve rüzgardan korumayan, banyo sonrası saçını hemen
kurulamayan, terliyken rüzgarda kalan, ıslak saçla dolaşan insanlar üst
solunum yolu enfeksiyonlarına daha kolay yakalanır. Özellikle saçların
güzel görülmesini ve parlamasını sağlamak amacıyla gençler
tarafından kullanılan jöle saçlarda ıslaklık oluşturduğu için sinüzite
yol açıyor. Kış aylarında saçlarına jöle sürerek dışarı çıkanlar
sinüzit ve nezle gibi hastalıktan kurtulamaz. Bu nedenle soğuk
havalarda saçlara jöle sürerek dışarı çıkmak sinüzit gelişimini
kolaylaştırır'' dedi.
SİNÜZİTİN BELİRTİLERİKülahlı,
soğuk algınlığı ve nezlenin hemen ardından ortaya çıkan akut sinüzitte
burun tıkanıklığı, sarı, yeşil veya kanlı burun akıntısı, göz etrafında
ağrı, diş ağrısı ile karışabilen yanak ağrısı, yüzde basınç hissi, öne
eğilmekle artan yüz veya baş ağrısı ve kötü ağız kokusu belirtilerinin
bulunabileceğini ifade etti.
Akut sinüzitte kuru öksürük, hafif
ateş veya mide rahatsızlığı da görülebileceğini kaydeden Külahlı,
kronik sinüzitte de koyu burun akıntısı, geniz akıntısı, burun
tıkanıklığı, koku alamama ve özellikle geceleri artan öksürük
belirtileri görüldüğünü söyledi.
KORUNMA YOLLARIVatandaşların
günlük hayatında değişiklikler yaparak sinüzitten korunabileceğini
bildiren Külahlı, kış aylarında özellikle kaloriferli evlerde iyice
kuruyan havanın buhar makinesiyle nemlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Alerjisi olan vatandaşların alerji önlemlerine ve tedavisine özen göstermesi gerektiğini belirten Külahlı, şunları kaydetti:
''Saman
nezlesi olanlarda alerji kontrol altında olmalıdır. Tekrarlayan
sinüziti olan hastaların havuza girmesi sakıncalıdır. Tıbbi tedavinin
yanı sıra evde, buğu, buhar tedavisi, burun damlaları ve tuzlu suyla
burun temizliği yapılarak burnun açık tutulmasına özen gösterilmesi
tedavinin başarısını artıracaktır. Özellikle sık tekrarlayan üst
solunum yolları sinüzite yol açabileceğinden basit bir nezle bile
önemsenmelidir. Uzun sürebilecek burun tıkanıklıklarına izin
verilmemeli. Sigara içilmemesi, kirli hava ve klimalı ortamlarda uzun
kalınmaması kişinin kendisinin alabileceği önlemlerdir. Soğuk algınlığı
sırasında bol su için, uçak seyahatinden ve su altı dalışlardan
kaçının. Tekrarlayan sinüziti olan hastaların havuza girmesi
sakıncalıdır. Çocuğunuzun ev tozlarına alerjisi varsa evdeki halıları
azaltmalısınız. Çocuğunuz soğuk algınlığına yakalandığında buharla
nemlendirici kullanmalı, yatağın baş tarafını yüksek tutarak uyumasını
sağlamalı ve burun pasajını açık tutmaya çalışmalısınız.''
changeTarget(document.getElementById("news_content"))