Erzincan
Yaylabaşı'ndaki TOKİ şantiyesinden, 3'üncü Ordu Komutanlığı ile
Erzincan İl Jandarma Komutanlığı'na ait olduğu iddia edilen "gizli"
belgeler ortaya çıktı.Emniyet ve Jandarma tarafından
gerçekleştirilen operasyonda, inşaat alanında "askeri istihbarat
notları" ve "köylere ilişkin bilgi notları" ele geçirildiği iddia
edildi.
Ayrıca bölge halkının Alevi, Sünni, Kadiri, Şii, Kürt,
Kafkas göçmeni şeklinde fişlendiği dosyalar ve sabotaj krokilerinin de
belgeler arasında olduğu belirtildi. Erzincan'da Ergenekon
soruşturmasını yürüten Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Osman
Şanal'ın talimatıyla geçen hafta gözaltına alınan Erzincan Yaylabaşı
Jandarma Karakol Komutanı Astsubay Murat Yıldız'ın tutuklanmasından
sonra evinde arama yapıldı ancak herhangi bir belgeye ulaşılamadı.
Daha
sonra ise güvenlik güçlerine ilginç bir istihbarat geldi. Yıldız'ın eşi
Şehri Yıldız, arama öncesi evdeki bazı bilgileri TOKİ şantiyesine
götürmüştü. İstihbarat sonrası Emniyet ve Jandarma ekipleri tarafından
TOKİ şantiye alanına ortak operasyon düzenlendi. Operasyonda bir
kahverengi çanta ve iki büyük poşet bulundu. Yapılan incelemede çanta
ve poşetlerden "gizli" damgalı çok özel askeri yazışmalar, askeri
istihbarat bilgi notları, bölgeye ilişkin bazı fişlemeler, üzerinde
sabotaj krokileri ve sabotaj planları ile ek planlar çıktı.
EŞİ İŞÇİLERLE GÖNDERDİ
Erzincan
Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ve Erzincan İl
Jandarma Komutanlığı personelinin ortaklaşa gerçekleştirdiği operasyon
sonrasında ise ilginç bir gelişme yaşandı.
TOKİ inşaatında ele
geçirilen bir çanta ve iki poşetin dökümü yapıldıktan sonra, jandarma
görevlileri tutanağı imzalamadı. Operasyona katılan jandarma
yetkililerinin tutanağı "Komutanlarımız kızar" gerekçesiyle
imzalamadığı iddia edildi.
Belgeleri Astsubay Murat Yıldız'ın
eşi Şehri Yıldız'ın talimatıyla şantiyeye götürdüğü öne sürülen işçiler
Ali Kalaycı, Fatih Güldökmez ve Okan Dabanlıoğlu önceki gün gözaltına
alındı, ifade verdikten sonra dün serbest bırakıldı. İşçilerin
ifadelerinde, "Çanta ve poşetleri inşaata götürmemiz istendi, biz de
götürdük. İçinde ne olduğunu bilmemiz mümkün değildi" dediği öğrenildi.
(Sabah)