Sözcükleri birbiriyle karıştırma
Anlamları veya yazılışları çok benzer olan sözcüklerin karıştırılması cümlenin anlam bütünlüğünü bozar.
Örnekler:
*Geri kalmışlık Türkiye'ye özel bir durum değil.
*Bu binalar gerçekten çok yaklaşık yapılmış.
*Size birazdan düğün resimlerini göstereceğim.
*Bir öğrenci sınıfta kalmışsa onun sınıfı geçmesini güçlendiren nedenleri araştırmak gerekir.
*Bizden son öğretim durumunu gösteren bir belge istedi.
*Vatandaşlarımız arasında din ,dil,ırk ayrıntısı yapılamaz.
*Bazı öğrenciler derste çok çekimserdir.
*Uzun saçlı bir genç geldi,kendini bize tanıştırdı.
*Vezüv etken bir yanardağdır.
*Deterjandan elleri tahrip oldu.
*Bu bölgenin kendine özgün gelenekleri vardır.
*Camdan yankılanan ışık gözlerimi kamaştırdı.
*Yazarın on dördüncü kitabı da yayınlandı.
*Belediyeler sık sık güz etkenlikleri yapıyor.
*Çocukların birbirleriyle uygunluk içinde olmaları çok güzel.
*Bu iki olay arasında hiçbir ayrıcalık yok.
*Fiyatlar çok pahalı olduğu için satışlar çok durgun.
*Kar yolu kapadığı için geçit servis yolundan sağlanıyordu.