ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
İstanbul'un Fethi Uyeol

Sitemizi REKLAMSIZ şekilde gezebilmek için, bütün bölümlere erişebilmek için ve tam anlamıyla faydalanabilmek için lütfen ÜYE OLUNUZ, eğer üye iseniz lütfen GİRİŞ YAPINIZ
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
İstanbul'un Fethi Uyeol

Sitemizi REKLAMSIZ şekilde gezebilmek için, bütün bölümlere erişebilmek için ve tam anlamıyla faydalanabilmek için lütfen ÜYE OLUNUZ, eğer üye iseniz lütfen GİRİŞ YAPINIZ
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaGaleriLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 İstanbul'un Fethi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Rebellious
No-Post !
Rebellious


Favori Oyuncu : Metin Oktay
Mesaj Sayısı : 14623
Puan : 258189
Rep : 2564
Yer : Ali Samiyen
Cinsiyet : Erkek
Kayıt tarihi : 19/08/09
İstanbul'un Fethi I231076_gsli

İstanbul'un Fethi Empty
MesajKonu: İstanbul'un Fethi   İstanbul'un Fethi EmptyPaz Haz. 06, 2010 4:16 am



İstanbul'un Fethi, 29 Mayıs 1453'te, şehri günlerdir kuşatan Osmanlı
ordusunun, şimdi İstanbul olarak bilinen, o zamanki adıyla
Konstantinopolis şehrini Sultan II. Mehmed Han'ın komutanlığında
fethetmesidir.

Bu fetihten sonra Osmanlı Devleti İmparatorluk olmuş, henüz 21 yaşında
olan Sultan II. Mehmed, fatih unvanını da alarak Fatih Sultan Mehmed
olarak anılmaya başlanmıştır. Tarihteki en önemli devletlerden olan Doğu
Roma İmparatorluğu böylelikle sona ermiştir.

Tarih: 2 Nisan - 29 Mayıs 1453

Yer: İstanbul

Sonuç: Osmanlı'lar İstanbul'u ele geçirdi, Bizans İmparatorluğu yıkıldı.

Bizans İmparatorluğu kumandanı: XI Konstantin

Osmanlı kumandanı: Fatih Sultan Mehmed


Kuşatma hazırlıkları:

Sultan II. Mehmed, İstanbul'un fethine karar verdiğinde o zamanki
başkent Edirne'de, İstanbul'un aşılamaz olarak bilinen surlarını yerle
bir edebilmek için o güne kadar görülmemiş büyüklükteki, şahi olarak
bilinen topları döktürmüştü. II: Mehmed ayrıca, hazırlanmakta olan bu
topların yanısıra, Bizans'a denizden gelebilecek yardımları engellemek
için Yıldırım Bayezid tarafından inşa edilmiş olan Anadolu Hisarı'nın
karşısına Rumeli Hisarı'nı (Boğazkesen Hisarı) yaptırdı.

Yapılan hazırlıkların kendisine yönelik olduğunu anlayan Bizans
İmparatoru Konstantin, Sultan II. Mehmed'i hediyelerle vazgeçirmeye
çalışırken, bir yandan da Avrupa devletlerine elçiler yollayarak onları
durumdan haberdar ediyor ve yardım istiyordu. Ancak 1054 yılında
Hıristiyanlığın Katolik Kilisesi ve Ortodoks Kilisesi olarak ikiye
ayrılması sebebiyle, Papa V. Nikola Bizans'ı desteklemeyi pek
düşünmüyordu. Bazı İtalyan şehir devletleri askeri birliklerini Bizans'a
yardımcı olmak amacıyla İstanbul'a yollasa da, Avrupa'nın büyük
devletleri Bizans'ı desteklememe kararı almışlardı. Yardımlarla birlikte
Bizans ordusu, 2.000'i paralı olmak üzere 9.000 askerden oluşuyordu.
Şehri savunan duvarlar, 22,5 km.yi bulan uzunluklarıyla dönemin en güçlü
surları olarak biliniyordu.

Sultan II. Mehmed, 20.000 yeniçerinin de dahil olduğu 100.000 kişilik
bir kuvveti yönetiyordu. Rumeli Hisarı'nı inşa ettirmenin yanısıra bir
de donanma kurdurmuştu. Ordusunu İstanbul civarında toplamış; bu arada,
yardım göndermelerini önlemek amacıyla bazı Balkan devletlerine ordular
göndererek, gelebilecek yardımları önleme, yardım yollamayı düşünenlere
ise gözdağı verme yoluna gitmiştir. Durumun giderek ümitsizleştiğini
gören Bizans İmparatoru, surların önüne geniş hendekler açtırmış,
Haliç'in güvenliğini sağlamak amacıyla da girişine zincir çektirmişti.



Kuşatma:

Ordusu ile İstanbul'un önünde bulunan Sultan II. Mehmed, Bizans
İmparatoru'na elçi göndererek teslim olması çağrısında bulunmuş, ancak
reddedilmişti. Bunun üzerine tarihteki en son İstanbul kuşatması
başladı.

Kuşatma, Türk topçusunun, surları top ateşine tutmasıyla başladı. Bizans
ordusu ise, surlarda açılan gedikleri kapatmaya çalışıyordu. Osmanlı,
donanması ile de Haliç'i zorluyor fakat zinciri aşamadıkları için
gemiler Haliç'e giremiyordu. Günlerdir süren kuşatmanın henüz başarı
getirememiş olması ve Ceneviz donanmasından gelen yardımın Boğaz'ı
geçerek Haliç'e girmesi Sultan II. Mehmed'i sinirlendirmiş ve atını
boğazın sularına sürerek donanmasına emirler yağdırmış, komutanlarına
da, saldırı için orduyu hazırlamalarını emretmişti.




Saldırı hazırlıkları:

Sultan II. Mehmed, Theodosius Surları'na ve şehrin su ile çevrili
olmayan tek bölgesini batıdan gelebilecek saldırılardan koruyan
hendeklere saldırmayı tasarladı. Ordu 2 Nisan 1453'te şehrin doğusuna
yerleşti. Toplar haftalarca surları dövdü fakat yeterli gedik açamadı.
Topların yeniden doldurulmaları zaman aldığı için, her atıştan sonra
Bizanslılar hasarın çoğunu tamir edebiliyorlardı.

Daha sonra, yeraltı tünelleri yapıp surların altını kazarak yarma yolunu
denediler. Kazıcıların çoğu, Sırp Despot'u tarafından Nvo Brdo'dan
gönderilen Sırplardı ve Zağnos Paşa'nın emri altındaydılar. Lakin
Bizanslılar, Johannes Grant adında, Alman olduğu söylense de muhtemelen
İskoç olan bir mühendisi görevlendirdiler. Johannes karşı tüneller
kazdırdı ve Bizans birlikleri tünellere girip Osmanlı işçileri
öldürdüler. Diğer tüneller de suyla dolduruldu. Son olarak Bizanslılar
önemli bir mühendisi esir alıp işkence yaparak, sonradan yıkılan
tünellerin hepsinin yerini öğrendiler.

Sultan II. Mehmed, şehrin ödemeyeceğini bildiği çok büyük vergi
karşılığında ablukayı kaldırmayı önerdi. Bu da geri çevrilince, Bizanslı
askerlerin kendi birlikleri tükenmeden önce bitkin düşeceğini bilerek
saf güçle duvarları alt etmeyi tasarladı.



Fethin iç sonuçları:

O zamana kadar sadece bir devlet olan Osmanlı, artık bir İmparatorluk
haline gelmişti.

Anadolu ve Balkanlar arasındaki geçişlerde bir engel olan Bizans
yıkılmış, arada engel kalmamıştı.

Birçok kere Osmanlı şehzadelerini ve Avrupa ülkelerini kışkırtan Bizans
artık bunu yapamayacaktı.

Müslüman dünyasında Osmanlı Devleti daha saygın bir hale gelmişti.

Müslümanların peygamberi Hz. Muhammed'in hadis-i şerifindeki o kumandan,
Fatih Sultan Mehmed olmuş ve peygamberinin övgüsünü almıştı.




Fethin dış sonuçları:

Avrupa ve Balkan devletlerinin Osmanlı'yı Balkanlar'dan atma çabaları
sonuçsuz kalmıştı.

İstanbul'dan İtalya'ya kaçan sanatkârlar ve bilim adamları, rönesans ve
reform hareketlerini hızlandırmışlardı.

Dünyanın en büyük imparatorluklarından olan Doğu Roma İmparatorluğu
tamamen yok olmuştu.

Orta Çağ kapanıp Yeni Çağ başlamıştı.

Ticaret yollarının birer birer Türklerin eline geçmesi Avrupalıları yeni
ticaret yolları bulmaya zorladı ve coğrafi keşifler ortaya çıktı.

Bu fetih bir nevî Avrupa'nın (İngiltere'nin) Amerika kıtasını keşfinin
yolunu açmıştır. Zirâ bu keşifle ticaret yolları kapanan Avrupalılar
başka yollar bulmak zorundaydılar. Bu keşif buna bir vesile olmuştur.





Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.arenafutbol.org
 
İstanbul'un Fethi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» İstanbul’un Fethi Ve Ayasofya’nın Camiye Çevrilişi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey :: AF Cafe :: Eğlence :: Hazır Ödev ve Tezler :: Tarih-
Buraya geçin: