ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Darwin ve Emrim Teorisi Uyeol

Sitemizi REKLAMSIZ şekilde gezebilmek için, bütün bölümlere erişebilmek için ve tam anlamıyla faydalanabilmek için lütfen ÜYE OLUNUZ, eğer üye iseniz lütfen GİRİŞ YAPINIZ
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Darwin ve Emrim Teorisi Uyeol

Sitemizi REKLAMSIZ şekilde gezebilmek için, bütün bölümlere erişebilmek için ve tam anlamıyla faydalanabilmek için lütfen ÜYE OLUNUZ, eğer üye iseniz lütfen GİRİŞ YAPINIZ
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaGaleriLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Darwin ve Emrim Teorisi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Rebellious
No-Post !
Rebellious


Favori Oyuncu : Metin Oktay
Mesaj Sayısı : 14623
Puan : 258163
Rep : 2564
Yer : Ali Samiyen
Cinsiyet : Erkek
Kayıt tarihi : 19/08/09
Darwin ve Emrim Teorisi I231076_gsli

Darwin ve Emrim Teorisi Empty
MesajKonu: Darwin ve Emrim Teorisi   Darwin ve Emrim Teorisi EmptyÇarş. Haz. 09, 2010 11:47 pm

Tarihi geriye sararsak, özellikle on beşinci yüzyıldan on sekizinci
yüzyılın sonuna kadar, çok az sayıda bilimsel araştırma
gerçekleştirildiğini görüyoruz. Ama, on dokuzuncu yüzyıl, bilim alanında
altınçağı açtı. Bu devrede, doğa bilimcilerin çoğu, gezilere dayanarak
çalışmalarını sürdürdüler. Genç bir bilim adamı olan Darwin de Evrim
Kuramının temel taşlarını bu şekilde yerleştirmeye başladı.

Charles Darwin, 1809 yılında İngiltere’de doğdu. Babası onu on altı
yaşında Edinburgh Üniversitesine gönderdi. Burada başladığı tıp ve daha
sonra devam ettiği hukuk öğrenimini gereksiz bularak yarıda kesti.
Ardından Cambridge Üniversitesine bağlı bir kolejde teoloji (dini
bilimler) öğrenimi gördü. Fakat aklı, bilim çevresindeydi. O arada
tanıştığı Botanikçi John Henslow’un önerisiyle, İngiliz Deniz Kuvvetleri
için, dünya çevresinde harita yapmakla görevlendirilen gemiyle beş sene
sürecek bir geziye çıkmaya karar verdi. Gemi,1831 yılında denize
açıldı.

Gezi sırasında fosiller topladı, jeolojik katmanları inceledi, sayısız
gözlemler yaptı. Arjantin’in Paspas denilen bölgelerinde soyu tükenmiş
birçok hayvan nesli buldu. Jeolojik katmanların bünyesindeki fosillerin
değişimini dikkatle izledi ve hayvan türlerinin değişik ortamlara
yaptıkları uyumları saptadı.

Onun, canlıların yavaş yavaş değişmesine ilişkin düşüncesi, kendisi gibi
bir bilim adamı olan ALFRED RUSSEL WALLACE’nin teorisine uygun
düşmüştü.Ortak görüşleri şöyleydi: “Bütün canlılar bulundukları
ortamdaki sayılarını muhafaza edecek matematiksel düzeylerin üzerinde
üreme eğilimindedir. Doğal koşulların sabit kalabilmesi, yani ‘denge
unsuru’nun oluşturulabilmesi için fazlalık, elimine edilir. Canlı
populasyonların(1) hepsi mutasyon gösterir.”

Büyük baskılar sonunda, Wallace ile birlikte görüşlerinin yayımlanmasını
kabul etti. Kısaltılmış adıyla “Origin Of Species” (Türlerin Kökeni)
isimli bu kitap, ilk günde tüketildi.

Çalışmalarına aralıksız devam etti. İnsanın evrimi ile ilgili
düşünceleri “Descent of man selection in relation sex” (İnsanın oluşumu
ve Eşeye bağlı seçilim) adlı eseriyle yayımlandı. Darwin bu teorisinde,
önceki inançlarda, özellikle mistisizm alanında benimsenen kalıpçı ve
tamamen hayal mahsulü olan “Özel yaradılış”düşüncesini reddediyor,
diğer memelilerin fizyolojik yapılarında olduğu gibi varoluşun evrimsel
yasalara bağlı olduğunu savunuyordu.

Yerleşik inanış ve önyargıların aksine, Evrim Modeli, maden, nebat,
hayvan ve insan dizilimiyle oluşmuştu. Çünkü, gerek jeoloji(2) ve
paleontolojide(3) gerek embriyoloji(4) ya da karşılaştırmalı
anatomide(5) birçok aşamada görüldüğü gibi, bir anda yaratılmanın
olanaksızlığı ortaya konmuştu. Darwin,tepki almamak için “Tanrısal
yaratılış”ile ilgili düşüncelerini kitabının son kısımlarına monte etti.

Zira ; insanlık tarihinin ilk dönemlerinden beri uygulanmakta olan
eğitim yöntemleri, katı mistik inançların etkisi, ayrıca insanın
kalıtsal yapısı, yeniliklere kapalı ve itirazcı olunmasına yol açmıştır.
Günümüzde bile, gelişen bilim ve teknolojinin birtakım varsayımları
devre dışı bırakmasına karşın,Evrim Kuramına tepkiler devam etmektedir.

Oysa mistisizm, gerçek yönüyle insan ismiyle işaret edilen ‘hücresel
beden’ sahibi varlığın, insansı adıyla anıldığını, ona kendinden
özellikler yükleyerek bir anlamda mutasyon oluşturduğunu haber
veriyordu...

Bize göre Darwin’in tek eksikliği, Lamarck’ın “Organizmanın kendinde ve
davranışlarındaki değişimler, çevredeki değişikliklerin sonucudur”
görüşüne karşı, “Dış dünyanın işlemekte olan kendi yasaları ve kendi
mekanizmaları vardır” derken, birimlerin hücre genetiğinde oluşan
mutasyonda ve çevresel faktörlerin değişiminde Astrolojik tesirlerin
varlığını hissetmemiş olmasıdır.

Düşünen beyinler arasında pek az bilim adamı Charles DARWIN kadar tepki
çekmiştir. Yaşadığı dönemde, “Maymunla akrabalık bağın annen tarafından
mı, baban tarafından mı?” diye alaya alınmıştı.

Ama, Newton yerçekimi ilkesiyle, devinim yasalarında nasıl yerini
almışsa, Darwin de, insanın, ottan çiçeğe, amipten maymuna uzanan,
organik dünyanın bir parçası olduğunu göstermiştir.

Onun fikirleri “Evrim Teorisi” adı altında, Tanrı’nın varlığına yer
vermemekte, bir bakıma Mutlak Yaratıcı Gücün, varlığın özünde olduğunu
kanıtlamaktadır.

Bugün insanlık alemi saygıyla önünde eğiliyor.
Aslında hep böyle olmuştur.

Araştırmaları, atılımcı görüşleri, sentezleri ile Darwin mükemmele
yaklaşmıştır.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.arenafutbol.org
 
Darwin ve Emrim Teorisi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Darwin ve Moleküler Devrim
» Tarihin En Büyük 10 Komplo Teorisi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey :: AF Cafe :: Eğlence :: Hazır Ödev ve Tezler :: Biyoloji-
Buraya geçin: