ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Peyberimizin Fakir ve Kimsesizlere Merhameti Uyeol

Sitemizi REKLAMSIZ şekilde gezebilmek için, bütün bölümlere erişebilmek için ve tam anlamıyla faydalanabilmek için lütfen ÜYE OLUNUZ, eğer üye iseniz lütfen GİRİŞ YAPINIZ
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Peyberimizin Fakir ve Kimsesizlere Merhameti Uyeol

Sitemizi REKLAMSIZ şekilde gezebilmek için, bütün bölümlere erişebilmek için ve tam anlamıyla faydalanabilmek için lütfen ÜYE OLUNUZ, eğer üye iseniz lütfen GİRİŞ YAPINIZ
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaGaleriLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Peyberimizin Fakir ve Kimsesizlere Merhameti

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Rebellious
No-Post !
Rebellious


Favori Oyuncu : Metin Oktay
Mesaj Sayısı : 14623
Puan : 258171
Rep : 2564
Yer : Ali Samiyen
Cinsiyet : Erkek
Kayıt tarihi : 19/08/09
Peyberimizin Fakir ve Kimsesizlere Merhameti I231076_gsli

Peyberimizin Fakir ve Kimsesizlere Merhameti Empty
MesajKonu: Peyberimizin Fakir ve Kimsesizlere Merhameti   Peyberimizin Fakir ve Kimsesizlere Merhameti EmptyÇarş. Haz. 09, 2010 3:19 am

Peygamberimiz hep fakir ve kimsesizlerle birlikte bulunmayı tercih eder,
gönüllerini alırdı. Bir yerde, toplumun farklı kesimlerinin toplanmış
olduklarını görünce, önce fakirlerin yanına gider, onlarla birlikte
otururdu.

Abdullah bin Amr bin As anlatıyor:

"Bir gün mescitte oturuyordum. Bazı fakir kimseler bir köşeye toplanmış
sohbet ediyorlardı. Resulullah içeri girdi. Başka bir tarafa yönelmeden
doğruca fakirlerin yanına gitti. Ve onlara, fakir muhacirlere
zenginlerden önce Cenneti müjdeledi. Hepsinin de yüzü güldü. Ben de
onlardan birisi olmadığım için üzüldüm."

Peygamberimiz, kendisini, toplumun zayıf ve kimsesizlerinden üstün görme
duygusuna kapılanları da uyarır; her tabakanın devamlı birbirlerine
muhtaç olduklarını söylerdi.

Sa'd bin Ebi Vakkas'ın kendisini fakirlerden üstün gördüğünü hissedince,
onu şöyle ikaz etti:

"Sizin elde ettiğiniz başarı ve bereket fakirlerin emeklerinin eseridir.
Siz, varlığınızı bu fakir insanlara borçlusunuz."

Yine Peygamberimiz, toplum içinde, belli bir yeri bulunmayan biçarelere
zayıflıklarından dolayı önem verilmemesini asla hoş karşılamaz, onların
da halini sorup öğrenmek arzu eder, sonra da ihtiyaçlarını karşılardı.

Peygamberimizin Mescidini temizleyen fakir, zenci bir kadın vardı. Bir
gün Resulullah onu göremeyince nerede olduğunu sordu. Öldüğünü
söylediler. Onun ölümüne kimse önem vermemişti.

Resulullah, "Bana haber vermeniz gerekmez miydi?" dedi ve mezarına
gitti, iki rekât namaz kıldı. Sonra şöyle dua etti:

"Allah'ım, bu mezarın içini nurla doldur, benim kıldığım namaz sebebiyle
nurlandır."

Peygamberimizin Mescidinin bir bölümünde evi barkı olmayan, fakir
Sahabîler kalırdı. Bunlardan bazıları odun ve su satarak geçimlerini
sağlarlar, çok zaman da muhtaç durumda bulunurlardı.

Bu insanlar Peygamberimizin özel talebesiydiler. Gece-gündüz İslâmı
öğrenmek için yaptıkları ilmi çalışmalarla doluydu. Eğitim ve
öğretimleriyle bizzat Peygamberimiz ilgilenir, okuma-yazma bilen
Sahabîleri de onlara öğretmen olarak tayin ederdi.

Suffe Ashabı olarak tanınan bu Müslümanların eğitimleriyle birlikte
geçimleri de Peygamberimizin üzerinde idi. Peygamberimiz, onları gözü
gibi korur, ihtiyaçlarını görür, yardımda bulunur, yetişmeleri için her
türlü gayreti gösterirdi. Suffelilerin ihtiyaçlarını görmeden kendisi de
rahat edemezdi. Hatta onları kendi ailesinden ileri düşündüğü bile
olurdu.

Hazret-i Fatıma en çok sevdiği kızıydı. Onu "kendisinden bir parça"
olarak görüyordu. Fakat Hz. Fatıma zarurî ihtiyaçlarını bile zor
karşılıyor, geçim sıkıntısı çekiyordu. Öyle ki, un öğütmekten elleri, su
taşımaktan omuzları yaralanmıştı.

Bir gün babasının yanına gelerek bir şey söylemek istedi. Fakat
utancından derdini açamadı. Hz. Ali de huzurda bulunuyordu. Yardımcı
oldu:

"Ya Resulallah, bazı savaşlardan kadın esirler alınıyor. Bunlardan
birisini bize verseniz de ev işlerinde Fatıma'ya yardım etse."

Peygamberimiz onlara şu cevabı verdi:

"Ya Ali, ben henüz Suffelilerin ihtiyaçlarını karşılamış değilim.
Onların ihtiyacını görmeden böyle bir teklifi nasıl düşünebilirim?"

Peygamberimizin güneş gibi engin şefkati, yağmur gibi bol merhameti
sayesinde bu fakir ve zayıf insanlardan öyleleri çıkmıştır ki, dünyaya
ilim ve irfan çiçekleri saçmış, ülkelere adalet ve eşitlik armağan
etmiş, cihat meydanlarında kanlarını sebil ederek muhtaç gönüllere
hidayet nurunu serpmişlerdir.

Peygamberimizin ahlâk ve yaşayışını onlardan öğreniyoruz. Tefsiri ve
İslâm hukukunu onlardan öğreniyoruz. Saadet Asrının yaşayışım onlardan
öğreniyoruz. İslâmın nasıl yaşanması gerektiğini, o yüce dâva uğrunda
nasıl fedakârlık yapılacağını onlarda görüyoruz.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.arenafutbol.org
 
Peyberimizin Fakir ve Kimsesizlere Merhameti
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Peyberimizin Coşkun Merhameti Şafkati
» Peyberimizin Ahlaki Özellikleri
» Peygamberimizin Hayvanlara Merhameti
» “TKİ’nin fakir ailelere dağıtılan kömür nedeniyle görev zararı yok”

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey :: AF Cafe :: Eğlence :: Hazır Ödev ve Tezler :: Din Kültürü-
Buraya geçin: