ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Enerji Çeşitleri ve Enerji Kaynaklari Nelerdir? Uyeol

Sitemizi REKLAMSIZ şekilde gezebilmek için, bütün bölümlere erişebilmek için ve tam anlamıyla faydalanabilmek için lütfen ÜYE OLUNUZ, eğer üye iseniz lütfen GİRİŞ YAPINIZ
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Enerji Çeşitleri ve Enerji Kaynaklari Nelerdir? Uyeol

Sitemizi REKLAMSIZ şekilde gezebilmek için, bütün bölümlere erişebilmek için ve tam anlamıyla faydalanabilmek için lütfen ÜYE OLUNUZ, eğer üye iseniz lütfen GİRİŞ YAPINIZ
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaGaleriLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Enerji Çeşitleri ve Enerji Kaynaklari Nelerdir?

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Rebellious
No-Post !
Rebellious


Favori Oyuncu : Metin Oktay
Mesaj Sayısı : 14623
Puan : 258222
Rep : 2564
Yer : Ali Samiyen
Cinsiyet : Erkek
Kayıt tarihi : 19/08/09
Enerji Çeşitleri ve Enerji Kaynaklari Nelerdir? I231076_gsli

Enerji Çeşitleri ve Enerji Kaynaklari Nelerdir? Empty
MesajKonu: Enerji Çeşitleri ve Enerji Kaynaklari Nelerdir?   Enerji Çeşitleri ve Enerji Kaynaklari Nelerdir? EmptyPerş. Haz. 10, 2010 12:33 am

ENERJİ ÇEŞİTLERİ ENERJİ
KAYNAKLARI

HİDROELEKTRİK ENERJİ
JEOTERMAL ENERJİ
GÜNEŞ ENERJİSİ
RÜZGAR ENERJİSİ
BİYOKÜTLE ENERJİSİ
DENİZ KÖKENLİ YENİLENEBİLİR ENERJİ
HİDROJEN ENERJİSİ

TÜRKİYE KURULU GÜCÜNÜN YAKIT CİNSLERİNE GÖRE DAĞILIMI (1996 YILINA
GÖRE)ÇEŞİTLİ ÜLKELERİN 1980-1995 YILLARI ARASINDAKİ ELEKTRİK TÜKETİM
DEĞERLERİ (MW - SAAT)SONUÇKAYNAKLAR

ÇEVRESEL ETKİLERİ:İnsanoğlu tarafından yapılan her faaliyetin doğa ve
çevre üzerinde olumsuz etki yaptığı çok uzun yıllardır bilinmektedir. Bu
bölümde hem günümüzde enerji elde etmek için yararlanılan diğer
kaynaklar hem de bu kaynaklar ve önceki bölümde tanımlanan nükleer
teknolojinin çevre üzerinde yaratacağı etkilerin karşılıklı olarak
kıyaslamasını yapmanızı kolaylaştıracak bilgiler yer alacaktır.

1-HİDROELEKTRİK ENERJİ: Enerji amacı dahil su kaynaklarının
geliştirilmesi ve kullanımı olarak tanımlanabilir. Diğer bir ifade ile
Suyun potansiyel enerjisinin kinetik enerjiye dönüştürülmesi ile
sağlanan bir enerjidir. Ülkemizdeki mevcut yağış miktarları ve
akarsularımızın durumu göz önüne alındığında bu enerji kaynağından
güvenilir olarak tam kapasite ile yararlanma oranımız ancak % 65
olabilecektir (Kaynak :1998 - TUBİTAK-TTGV)

2-JEOTERMAL ENERJİ: Yer kabuğunun çeşitli derinliklerinde birikmiş olan
ısının oluşturduğu ve sıcaklıkları atmosferik sıcaklığın üzerinde olan
sıcak su, buhar ve gazlar olarak tanımlanır.
Ülkemiz jeotermal kaynak bakımından dünyada yedinci sırada yer
almaktadır. Yüzey sıcaklığı 40 derecenin üzerinde olan 140 civarında
kaynak mevcuttur. Bu kaynakların 136 tanesi merkezi ısıtma ,sera ve
konut ısıtılmasına ve endüstriyel kullanıma uygun iken sadece 4
tanesinden teknik ve ekonomik açıdan elektrik enerjisinin elde
edilebilmesinin mümkün olduğu belirlenmiştir. Tüm kaynaklarımızın
değerlendirilmesinin petrol eşdeğerinin 9 milyar dolar/yıl olduğu
(Kaynak :1998 -TUBİTAK-TTGV) hesaplanmıştır.
3-GÜNEŞ ENERJİSİ: Güneşten gelen ve dünya atmosferi dışında şiddeti
sabit ve 1370 W/m2 olan ve yer yüzeyinde 0-1100 W/m2 değerleri arasında
değişen yenilenebilir bir enerji kaynağıdır. Isıtmadan soğutmaya ve
elektrik üretiminde kontrollü olarak kullanılabilmektedir. Ülkemizin
yıllık güneşlenme süresi ortalama olarak 2640 saattir. Maksimum
güneşlenme 362 saat ile temmuz ayında, minimum güneşlenme süresi ise
aralık 98 saat ile ayında görülmüştür.
Güneşlenme süresi yönünden en zengin bölge Güneydoğu Anadolu bölgesi
olup bunu sırası ile Akdeniz, Ege , İç Anadolu, Doğu Anadolu, Marmara ve
Karadeniz bölgesi izlemektedir.

Güneş enerjisi günümüzde: konutlarda ve iş yerlerinde,tarımsal
teknolojide, sanayide,ulaşım araçlarında,iletişim
araçlarında,sinyalizasyon ve otomasyonda, elektrik enerjisi üretiminde
kullanılmaktadır.

4-RÜZGAR ENERJİSİ: indirekt yani çevrime uğramış bir güneş enerjisi
olarak tanımlanabilir ( TUBİTAK-TTGV,1998 ) Rüzgardan elde edilecek
enerji tamamen rüzgarın hızına ve esme süresine bağlıdır.
Ülkemizin geneli olmasa da rüzgar enerjisi yönünden zengin sayılan
yerleri mevcuttur. Dünyada ise 1990 yılında kurulu rüzgar santralları
gücü 2160 MW iken bu rakam 1994 de 3738 MW, 1995 de 4843 MW, 1996
yılında ise 6097 MW ( 1997, Wind Power Raporu) olmuştur. Burada dikkat
edilirse özellikle son yıllarda rüzgar enerji santrallarında gözle
görülür bir artış trendi olmasıdır.
Rüzgar enerjisi her ne kadar kaynağı doğa olsa bile bedava bir enerji
değildir. Bu enerjinin temel hammaddesi olan rüzgar her ne kadar parayla
alınmasa bile rüzgarın taşıdığı enerjinin tutularak enerjiye
dönüştürülmesi için bir maliyet gerekir. ABD 'de 750 Dolar/kW olan
maliyet Avrupa'da 1400 Dolar /kW olabilmektedir. Ekonomik olması için
1000 Dolar/ kW olması gerekmektedir. Denizlere kurulan rüzgar türbünleri
ise karadakilere oranla iki kat pahalıya mal olmaktadır. Gelişen
teknoloji ile bu rakamların yakın bir gelecekte çok daha aşağılara
çekilmesi beklenmektedir.

5-BİYOKÜTLE ENERJİSİ: Klasik ve modern anlamda olmak üzere iki grupta
ele almak mümkündür. Birincisi; konvansiyonel ormanlardan elde edilen
yakacak odun ve yine yakacak olarak kullanılan bitki ve hayvan
atıkları(tezek gibi) oluşur.
İkincisi yani modern biyokütle enerjisi ise; enerji ormancılığı ve
orman-ağaç endüstrisi atıkları, tarım kesimindeki bitkisel atıklar,
kentsel atıklar, tarıma dayalı endüstri atıkları olarak sıralanır.
Günümüzde enerji tarımı adını verdiğimiz bir tarım türü oluşmuştur. Bu
tarım türünde C4 adı verilen bitkiler ( seker kamışı, mısır, tatlı
darı,�.vb.) yetiştirilmektedir. Bu bitkiler suyu ve karbondioksiti
verimli kullanan, kuraklığa dayalı verimi yüksek bitkilerdir.
Dünya genelinde biyokütle enerji teknolojileri son derece hızlı
gelişmektedir. Ülkemizde ise 1996 yılı verilerine göre 5512 BTEP odun ,
1533 BTEP bitki ve hayvan atıkları olmak üzere toplam 7045 BTEP enerji
elde edilmiştir ve bu rakam yıllık enerji tüketimimizin yaklaşık olarak %
10 'una tekabül etmektedir.

6-DENİZ KÖKENLİ YENİLENEBİLİR ENERJİ: Deniz dalga enerjisi, deniz
sıcaklık gradyent enerjisi, deniz akıntıları enerjisi( boğazlarda) ve
med-cezir enerjisi olarak tanımlanabilmektedir. Ülkemiz için üzerinde
durulabilecek enerji grubu ise özellikle deniz dalga enerjisidir.Deniz
dalga enerjisinin temelinde yine rüzgar enerjisi yatmaktadır. Ülkemizin
Marmara hariç olmak üzere açık deniz kıyı uzunluğu 8210 km civarındadır.
Bunun turizm , balıkçılık kıyı tesisleri gibi nedenle en fazla beşte
birlik kısmı kullanılabilir ver bu yıllık olarak 18.5 TWh/yıl düzeyinde
bir enerji elde edilebilir.

7-HİDROJEN ENERJİSİ: Doğada bileşikler halinde bol miktarda bulunan
hidrojen serbest olarak bulunmadığından doğal bir enerji kaynağı
değildir. Bununla birlikte hidrojen birincil enerji kaynakları ile
değişik hammaddelerden üretilebilmekte ve üretiminde dönüştürme
işlemleri kullanılmaktadır. Bu nedenle elektrikten neredeyse bir asır
sonra teknolojinin geliştirdiği ve geleceğin alternatif kaynağı olarak
yorumlanan bir enerji taşıyıcısıdır. Hidrojen karbon içermediği için
fosil yakıtların neden olduğu çevresel sorunlar yaratmaz. Isınmadan
elektrik üretimine kadar çeşitli alanların ihtiyacına cevap
verebilecektir. Gaz ve sıvı halde olacağı için uzun mesafelere
taşınabilecek ve iletimde kayıplar olmayacaktır.2010 yılından itibaren
hidrojenin ticari amaçlar için kullanılması düşünülmektedir. Her türlü
maliyet göz önüne alındıktan sonra ilk yıllarda benzinden 1.5 -5.5 arası
daha pahalı olması beklenmektedir. Fakat gelecek yıllarla birlikte
çevresel katkıları da göz önüne alındığı zaman bu maliyetin çok daha
aşağılara çekilmesi hesaplanmaktadır.

Yukarıda kısaca açıklanmaya çalışılan bilgiler ışığında şunu söylemek
mümkündür: Yenilenebilir enerji kaynakları da dahil olmak üzere hemen
hemen tüm enerji kaynaklarında teknolojik olarak gelişmeler mevcuttur.
Enerji bu güne kadar olduğu gibi gelecekte de insanlık için temel bir
sorun olma özelliğini sürdürecektir. Bununla birlikte ; Gelecek yıllarda
bugün olduğundan daha fazla enerji sağlayan yenilenebilir enerji
kaynaklarına sahip olunması da insanlık için uzak bir ihtimal değildir.
Bununla birlikte 2020 yılına kadar yenilenebilir enerji kaynaklarının
toplam enerji tüketimine getireceği katkılar ne yazıkki insanlığın
ihtiyacı olan enerji rakamlarını karşılamaktan uzak görünmektedir.
İnsanoğlunun bugün sahip olduğu teknik seviyeler 2020 yılında toplam
enerji ihtiyacımızın maksimum % 12 sinin alternatif enerji
kaynaklarından karşılanabileceğini göstermektedir.

KAYNAK : TUBITAK-TTGV ENERJİ TEKNOLOJİLERİ POLİTİKASI ÇALIŞMA GRUBU
1998, ANKARAYukarıda tablo halinde verilen değerleri daha anlaşılır
olabilmesi amacıyla pasta dilimi grafik olarak ifade etmek gerekirse:

Türkiye bir yandan alternatif enerji kaynaklarının kullanımını arttırmak
için gerekli çalışmaları yaparken bir yandan da temel enerji kaynakları
yatırımlarınıda arttırmaktadır. Bu durumu bir tablo ile ifade etmek
gerekirse:
Tablodan da görüleceği gibi ülkemiz hemen hemen tüm enerji kaynakları
ile ilgili yatırımlar yapmaya çalışmaktadır. Bunların arasında 2000 MW
ile nükleer santral yatırımıda yer almaktadır. Bununla birlikte son
günlerde yaşadığımız ekonomik kriz, bu tip varsayımların ve hedeflerin
çok fazla bir anlamı olmadığını göstermektedir. Örneğin Mart 2000 içinde
sonuçlanması gereken nükleer santral ihalesi iptal edilmişdir en
azından 2010 yılı sonuna kadar nükleer santrallardan enerji temin
edemeyeceğimiz belli olmuştur. Aynı şekilde 2001 Şubat krizi de yukarıda
tablo halinde verilen hedeflere ulaşmamızı engelleyecek faktörlerden
biri olmuştur.

ÇEŞİTLİ ÜLKELERİN 1980-1995 YILLARI ARASINDAKİ ELEKTRİK TÜKETİM
DEĞERLERİ (MW - SAAT)
Bu tablodan da görülebileceği gibi ülkemizde yıllık olarak tüketilen
enerji miktarı her ne kadar başta Yunanistan olmak üzere bir çok ülkenin
çok altında kalsa bile her geçen yıl artan bir trent içinde olduğu da
bir gerçektir. 1980 -1995 yılları arasında ülkemizde elektrik tüketimi
yaklaşık olarak 2.7 kat artmışken bu oran Yunanistan için 1.6 kat olarak
gerçekleşmiştir. Ülkemizin her geçen yıl sanayileşme ve gelişme yolunda
önemli aşamalar kaydettiği de göz önüne alınırsa elektrik tüketimimizin
daha da artan bir trent ile devam etmesi beklenmelidir. Bu nedenle
enerji yatırımlarıda aynı oranda artmak durumundadır.

SONUÇ:

BU ÇALIŞMAYI HAZIRLAYAN KİŞİLER OLARAK TAMAMEN OBJEKTİF OLMAYA ÖZEN
GÖSTERDİK. BİZLER BU ÇALIŞMAYI HAZIRLARKEN NÜKLEER SANTRALLARI SAVUNMAK
VEYA ELEŞTİRMEK GİBİ ÇABALAR İÇİNDE OLMAMAYA ÖZEN GÖSTEREK,
ULAŞABİLDİĞİMİZ TÜM KAYNAKLARI İLGİLENENLERE AKTARMAK GİBİ BİR GÖREVİ
ÜSTLENDİK. BU GÖREVİ GERÇEKLEŞTİRİRKEN " BİLGİNİN PAYLAŞTIKÇA
BÜYÜYECEĞİ" İLKESİYLE HAREKET ETTİK VE HİÇ BİR ŞEYİ SAKLAMADAN SİZLERLE
PAYLAŞDIK. TAKDİR SİZLERİN OLMAKLA BİRLİKTE BU GÖREVİ LAYIKI İLE
YAPTIĞIMIZA İNANIYORUZ.
ENERJİ KAVRAMI; " ÜRETİM " - " İLETİM " - " TÜKETİM " PARAMETRELERİNİN
BİR BÜTÜN OLARAK GÖZ ÖNÜNE ALINMASINI GEREKTİRİR. BU NEDENLE SADECE
ÜRETİMİ ARTTIRICI YATIRIMLAR SORUNUN KALICI OLARAK ÇÖZÜLMESİ İÇİN ASLA
YETERLİ DEĞİLDİR. ÜRETİMİN ARTTIRILMASINA PARALEL OLARAK İLETİM VE
TÜKETİM AŞAMALARINDA DA KALICI TEDBİRLERİN ALINMASI VE YASAL
DÜZENLEMELERİN GERÇEKLEŞTİRİLMESİ BİR ZORUNLULUKTUR. BU ANLAYIŞ SADECE
ÜLKEMİZ İÇİN DEĞİL TÜM ÜLKELERDE KABUL EDİLEN TEMEL STRATEJİLER OLARAK
DEĞERLENDİRİLMEKTEDİR.
GÜNÜMÜZDE BİR ÇOK GELİŞMİŞ ÜLKE SADECE ENERJİ ÜRETİM YATIRIMLARINI
ARTTIRMAKLA KALMAYIP AYNI ZAMANDA ENERJİ İLETİM VE ÖZELLİKLE ENERJİ
TÜKETİM POLİTİKALARINIDA DEĞİŞTİRMEKTEDİR. ENERJİ ARTIK KOLAY ELDE
EDİLMEDİĞİ İÇİN İLETİMDE VE TÜKETİMDE GEREKSİZ KAYIPLARA TAHAMMÜL SÖZ
KONUSU DEĞİLDİR. ÜLKEMİZDE DE BU AMAÇLA AKILCI ENERJİ " ÜRETİM - İLETİM-
TÜKETİM " STANDARTLARININ OLUŞTURULMASI GEREKMEKTEDİR.
ENERJİ KULLANIMINDA METEOROLOJİK VE KLİMATOLOJİK PARAMETRELERDEN
YARARLANILMASI VE ENERJİNİN AKILCI KULLANIMI KONULARI ÜZERİNDE ÖNEMLE
DURULMALIDIR. KONU İLE İLGİLİ OLARAK ŞEHİRCİLİK METEOROLOJİSİ BİRİMİ BU
KONU İLE İLGİLENLERE YARDIMCI OLACAK BİLGİ DESTEĞİNİ SAĞLAMAYA HAZIRDIR.
YUKARIDA VERİLEN BİLGİLERDEN DE GÖRÜLECEĞİ GİBİ ÜLKEMİZ SADECE NÜKLEER
SANTRALLARA YADA HİDROELEKTRİK KAYNAKLARA BAĞLI BİR ENERJİ POLİTİKASI
YÜRÜTMEMEKTEDİR. NÜKLEEER SANTRALLAR HAYATA GEÇİRİLEBİLİRSE SADECE
ENERJİ KAYNAKLARIMIZDAN BİR TANESİ OLACAKTIR. KALDI Kİ BUGÜNKÜ KONJEKTÜR
İÇİNDE ENERJİ KAYNAKLARININ ÇEŞİTLENDİRİLMESİ İLE TEK BİR KAYNAĞA VE
TEK BİR ÜLKEYE BAĞLI KALINMAMASI EN AKILCI YOL OLARAK KARŞIMIZA
ÇIKMAKTADIR. NÜKLEER SANTRALLARINDA BU ANLAYIŞ İLE DEĞERLENDİRİLMESİ
ÜLKEMİZ AÇISINDAN DAHA YARARLI OLACAKTIR.
KENDİ ALANINDA EN GENİŞ BİLGİYİ KAPSAYAN BU SAYFALARI OKURKEN
SIKILMADIĞINIZI VE SİZLERE YARDIMCI OLABİLDİĞİMİZİ ÜMİT EDİYORUZ.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.arenafutbol.org
 
Enerji Çeşitleri ve Enerji Kaynaklari Nelerdir?
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Türkiyenin Madenleri ve Enerji Kaynakları
» Türkiyenin Kullandığı Enerji Çeşitleri
» Harita Çeşitleri Nelerdir ve Kaça Ayrılır?
» W a r e z Çeşitleri
» Nükleer Enerji

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey :: AF Cafe :: Eğlence :: Hazır Ödev ve Tezler :: Fizik-
Buraya geçin: