ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
17. yüzyıl Osmanlı Devleti Uyeol

Sitemizi REKLAMSIZ şekilde gezebilmek için, bütün bölümlere erişebilmek için ve tam anlamıyla faydalanabilmek için lütfen ÜYE OLUNUZ, eğer üye iseniz lütfen GİRİŞ YAPINIZ
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
17. yüzyıl Osmanlı Devleti Uyeol

Sitemizi REKLAMSIZ şekilde gezebilmek için, bütün bölümlere erişebilmek için ve tam anlamıyla faydalanabilmek için lütfen ÜYE OLUNUZ, eğer üye iseniz lütfen GİRİŞ YAPINIZ
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaGaleriLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 17. yüzyıl Osmanlı Devleti

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Rebellious
No-Post !
Rebellious


Favori Oyuncu : Metin Oktay
Mesaj Sayısı : 14623
Puan : 258170
Rep : 2564
Yer : Ali Samiyen
Cinsiyet : Erkek
Kayıt tarihi : 19/08/09
17. yüzyıl Osmanlı Devleti I231076_gsli

17. yüzyıl Osmanlı Devleti Empty
MesajKonu: 17. yüzyıl Osmanlı Devleti   17. yüzyıl Osmanlı Devleti EmptyPaz Haz. 06, 2010 4:02 am

17. yüzyıldan itibaren tahta çıkan
padişahların devlet işlerine ilgisiz kalmaları ve ordunun başında
seferlere çıkmamaları
Şehzadelerin sancaklara gönderilmemesinden dolayı, devlet işlerinde
yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olmadan devletin başına geçmeleri
Padişahların tecrübesizliğinden yararlanan saray kadınlarının ve
ağalarının devlet yönetiminde etkili olmaları
Küçük yaşta tahta çıkmaları (4. Mehmed 12 yaşında tahta çıkmıştır).
Önemli makamların liyakata bakılmadan rüşvet ve iltimas yoluyla
dağıtılması gibi nedenler etkili olmuştur.
Devlet yönetiminde otoritenin sarsılması, halkın devlete olan güveninin
azalmasına ve iç isyanların çıkmasına neden olmuştur. Deneyimsiz kişiler
tahta geçmiş, bu nedenle merkezi yönetim bozulmuştur.


Ekonominin Bozulması [değiştir]16. yüzyılın sonlarından itibaren
Osmanlı ekonomisinin bozulmasında;

Coğrafi Keşiflerin etkisiyle ticaret yollarının yön değiştirmesi ve
gümrük gelirlerinin büyük ölçüde azalması
17. yüzyılda Avusturya ve İran ile yapılan savaşların yüklü harcamalara
yol açması
İhracatın azalması, ithalatın artması ve kapitülasyonların giderek
Avrupalı devletlerin sömürü aracı haline gelmesi
Sömürgelerden Avrupa’ya yüklü miktarda altın ve gümüşün gelmesi, bu
madenlerin bir miktarının Osmanlı ülkesine girmesi ve paranın değerini
düşürerek enflasyonu artırması
Vergilerin yükseltilmesi üzerine köylerde yaşayan insanların vergilerini
ödeyemeyerek tarımsal üretimi bırakmaları
Saray masraflarının artması
gibi nedenler etkili olmuştur. Köyden şehre göçler sonucu üretim
azalmıştır fazladan asker alımı ile askeri masrafların artması


Askeri Sistemin Bozulması [değiştir]III. Murat döneminden itibaren
kapıkulu ocaklarına kanunlara aykırı asker alınarak sayılarının
artırılması
Yeniçerilerin geçim sıkıntısını ileri sürerek askerlik dışında işlerle
uğraşmaları
İltizam sisteminin yaygınlaşması üzerine tımar sisteminin önemini
kaybetmesi ve eyaletlerde asker yetiştirilmemesi
Denizcilikle ilgisi olmayan kişilerin donanmanın başına getirilmesi
Avrupa’da meydana gelen harp teknolojisindeki gelişmelerin takip
edilmemesi
gibi etkenler Osmanlı askeri sisteminin bozulmasına neden olmuştur.


Sosyal Alandaki Bozulmalar [değiştir]Tımar sisteminin bozulması,
nüfusun artması ve Anadolu’da çıkan Celali isyanları halkın devlete olan
güvenini sarsmıştır. 17. yüzyılda başta İstanbul olmak üzere büyük
şehirlerin nüfusları hızla artmış, bu durum şehirlerde işsizliğe ve
güvenliğin bozulmasına neden olmuştur. Sonuç olarak, devlet bu isyanları
güçlükle bastırdı ve halkın devlete güveni azaldı.


Eğitim Sisteminin Bozulması [değiştir]Ahmetli eğitim sisteminin
temelini oluşturan medreselerin çağın gerisinde kalması ve Avrupa’da
eğitim alanında meydana gelen yeniliklerin takip edilmemesi
Pozitif bilimlerin medreselerin müfredatından çıkarılması
Medrese öğrenimi görmemiş pek çok kişiye ilmi rütbeler verilmesi
Yeni doğmuş çocuklara müderrislik unvanının verilmesi ve beşik uleması
diye adlandırılan bir sınıfın ortaya çıkması

Dış Etkenler [değiştir]Coğrafi Keşiflerle zenginleşen ve ekonomilerini
güçlendiren Avrupa devletleri, Rönesans ve Reform hareketleriyle
düşünce ve bilim hayatında önemli atılımlar yapmıştır. Osmanlı
İmparatorluğu Avrupa’daki teknolojik ve bilimsel gelişmelere ayak
uyduramamış, Avrupa’nın gerisinde kalmıştır.
Avrupalıların Haçlı anlayışıyla Osmanlı İmparatorluğu’na hep birlikte
saldırmaları duraklamaya neden olmuştur.
17. yüzyılda Osmanlı–Avusturya İlişkileri şu şekilde gelişmiştir:


1593–1606 Devlet-i Aliye(osmanlı)–Avusturya Savaşları
[değiştir]Sokullu Mehmet Paşa döneminde imzalanan antlaşma tarafların
karşılıklı saldırılarıyla bozulmuş ve iki devlet arasında savaşlar
başlamıştır. İki devlet arasındaki savaş Avusturya’nın isteğiyle
Zitvatorok Antlaşması imzalanarak sona erdirilmiştir (1606). Zitvatorok
Antlaşması ile Osmanlı Devleti;

Kanije, Eğri ve Estergon kaleleri Osmanlıya bırakılacak.
Avusturya vergi ödemeyecek ama savaş tazminatı ödeyecek.
Avrupa’daki üstünlüğünü kaybetmiştir.
Avusturya kralı Osmanlı padişahına denk hale gelmiştir. Böylece, Osmanlı
Devleti’nin Avrupa devletleriyle hukuki eşitlik dönemi
başlamıştır.[İstanbul Antlaşması ile başlayan siyasi üstünlük bu
antlaşma ile son bulmuştur]

II. Viyana Kuşatması ve Osmanlı-Avusturya Savaşı [değiştir]Ana madde:
II. Viyana Kuşatması
Avusturya, Orta Avrupa’da gücünü artırmak için Macaristan’a egemen olma
politikası izlemiştir. Macarlara yardım etmeyi kabul eden Sadrazam
Merzifonlu Kara Mustafa Paşa sefere çıkarak Viyana’yı ikinci defa
kuşatmıştır (1683). Osmanlı orduları Viyana önlerinde bozguna uğrayarak
geri çekilmiştir.

Osmanlıların Viyana önlerinde bozguna uğraması, Avrupa’da büyük bir
sevinç meydana getirmiş ve Papa’nın gayretleriyle Türkleri Avrupa’dan
atmak amacıyla Kutsal İttifak kurulmuştur (1684). Bu ittifaka;
Avusturya, Lehistan, Venedik, Malta şövalyeleri ve sonradan Rusya
katılmıştır. 16 yıl devam eden savaşlarda Osmanlı Ordusu yenilmiş,
kutsal İttifak devletleriyle Osmanlı Devleti arasında Karlofça
Antlaşması imzalanmıştır (1699). Karlofça Antlaşması'yla;

Osmanlı Devleti batıda ilk kez toprak kaybetmiştir.
Osmanlı Devleti Orta Avrupa'daki egemenliğini kaybetmiştir
Avrupa devletleri savunmadan saldırıya geçmiş ve askeri bakımdan
üstünlükleri ortaya çıkmıştır.
Daha çok bilgi için: Osmanlı-Kutsal İttifak Savaşları

İstanbul Antlaşması [değiştir]Karlofça Antlaşması’ndan sonra Rusya ile
Osmanlı Devleti arasında İstanbul Antlaşması imzalanmıştır (1700).
Osmanlı Devleti, Karlofça ve İstanbul Antlaşmaları’yla kaybettiği
toprakları geri alabilmek amacıyla 18. yüzyılda Avusturya, Venedik ve
Rusya ile savaşlar yapmıştır.


İç İsyanlar ve Sonuçları [değiştir]
İstanbul İsyanları [değiştir]İstanbul isyanları kapıkulu askerlerinden
yeniçeriler ve sipahiler tarafından çıkarılmıştır. İstanbul
isyanlarının çıkmasında;

Devlet yönetimindeki otorite boşluğundan yararlanan yeniçeri ağaları ve
saray kadınlarının yönetimi olumsuz yönde etkilemeleri
Kapıkulu sisteminin değişmesi ve ocağa askerlikle ilgisi olmayan
kişilerin alınması
Kapıkulu askerlerinin maaşlarının zamanında ödenmemesi veya ayarı düşük
paralarla ödenmesi
Yeniçerilerin cülus bahşişi almak için sık sık padişah değiştirmek
istemeleri
Devlet yönetiminde etkin olmak isteyen devlet adamlarının yeniçerileri
kışkırtması
Yeniçeri ve sipahilerin çıkarları doğrultusunda hareket etmeyen padişah
ve devlet adamlarını görevden uzaklaştırmak istemeleri
Kapıkulu askerlerinin disiplin altında tutulamaması
gibi nedenler etkili olmuştur. İstanbul isyanları devlet düzeni
değiştirmeye olmayıp, yönetimi şahıslara karşı yapılmıştır.İstanbul
isyanları sonucunda;

İsyanların zayıflaması
Kadı ve sancak beylerinin kanunlara aykırı davranarak halkı zor duruma
düşürmeleri
Osmanlı–İran ve Osmanlı–Avusturya savaşları
gibi nedenler etkiancılar, daima isteklerini yaptırmayı başarmışlar ve
Osmanlı merkezi idaresi üzerinde kapıkulu (özellikle yeniçeriler)
askerlerinin etkisi artmıştır.

İsyancılar, padişah ve devlet adamlarını görevden almışlar, hatta
öldürmüşlerdir.
İsyanlar İstanbul’da asayişin bozulmasına, halkın zor durumda kalmasına,
şehirde yangınların çıkmasına ve yağmalamaların yapılmasına neden
olmuştur.

Celali İsyanları [değiştir]Ana madde: Celali isyanları
17. yüzyılda Anadolu’da çıkan isyanlara “Celali İsyanları” denilmiştir.
Celali isyanlarının sonucunda;

Eyaletlerde devlet yönetiminin bozulması ve vergi toplamada adaletsiz
davranılması
Dirlik sisteminin bozulması ve dirliklerin dağıtımında haksızlıkların
yapılması
17. yüzyılda savaşların uzun sürmesi ve yenilgiyle sonuçlanmasından
dolayı askerden kaçanların Anadolu’da eşkiyalığa başlaması
Devşirme asıllı devlet adamlarının Anadolu halkıyla kaynaşamamaları
Merkezi otoriteli olmuştur. Celali isyanlarının sonucunda;
Anadolu’da devlet otoritesi sarsılmıştır.
Anadolu’da huzur ve güvenlik bozulmuş, birçok şehir ve kasaba harap
olmuştur.
Üretim faaliyetleri azalmış, ekonomi bozulmuştur.
Vergiler toplanamamış ve devletin gelirleri azalmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.arenafutbol.org
 
17. yüzyıl Osmanlı Devleti
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Osmanlı Devleti'nin 19. yy. daki Islahatları
» Osmanlı Başkentleri:3. Başkent İstanbul
» Osmanlı Kültür Ve Uygarlığı
» Donanma-yı Hümâyûn (Osmanlı Donanması)
» Osmanlı Başkentleri:1. Başkent Bursa

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ArenaFutbol | Futbol'a Dair Her Şey :: AF Cafe :: Eğlence :: Hazır Ödev ve Tezler :: Tarih-
Buraya geçin: